BUENOS AIRES – 2

Previously on bigezipgelelim.biz…

Kahramanlarımız pasaportlarını çaldırırlar, konsolosluk “Bi gezin gelin biz pasaportlarınızı hazırlarız.” der.. Kahramanlarımız bu arada Cordoba’nın keyfine varırlar fakat konsolosluktan ses çıkmamaktadır. Olaya el koymaya karar verirler ve Buenos Aires’e doğru 1000 km’lik yolculuk başlar. 1000 km dediğin nedir ki? Bugün var yarın yok…

Buenos Aires’e gelmeden Estefania ve Eric ile tekrar bağlantı kurduk. Bu sefer Estefania’nın evi uygun. Buenos Aires’in banliyölerinden birinde oturuyorlar. Ramos Mejia… Yine sıcak bir şekilde karşılanıyoruz.

CIMG3970

CIMG3971

İlk işimiz pasaportlarımızın peşine düşmek. Konsolosluğa gidiyoruz. Hala İstanbul’dan pasaportlarımızda kalan süre ile ilgili bilgi beklediklerini söylüyorlar. Bu arada tam da o sıralar memleket pasaportuna çip taktırıyor. Bizim yanımızda tekrar telefon açıyorlar. Yaklaşık olarak diyalog şu şekilde

-Pasaportları çalınan vatandaşlarımızın bilgileri bla bla bla

(Israrla tarih belirtmezler) Zaten çipli pasaportlara geçiyoruz. Biraz daha beklesinler biz çipli pasaport göndeririz. Yenisinden alırlar

(Konsolosluk görevlisi çıldırır) Beyefendi buraya kargo 3-4 haftadan önce gelmez.

-Almanya’ya gönderiyoruz 3 günde gidiyor.

-Arjantin’in haritadaki yerinden haberiniz var mı?

-?!?!?!?

Neyse en sonunda konsolosluktaki çalışanlar inisiyatif kullanarak bize eski pasaportlardan veriyorlar fakat İstanbul’dan bilgi alamadıkları için eski sürelerimiz pasaportla işlenemiyor ve biz tekrar hem defter parası hem de 1 yıllık süre için para ödüyoruz. Seyahat belgesi verilerek memlekete geri de gönderilebilirdik, en azından pasaport alabildik diye seviniyoruz.

CIMG3981

Pasaportları aldıktan sonra koşarak Peru konsolosluğuna gidiyoruz. Güzergahımızda olup da bizden vize isteyen tek Güney Amerika ülkesi Peru. Konsolosluk bir gün sonra vizeyi alabileceğimizi söylüyor. Kendimizi acındırıyoruz biraz.. İşe yarıyor, biraz bekleyin deyip vizeleri basıyorlar… Zafer kazanmış bir halde Buenos Aires sokaklarında kısa bir tur atıyoruz. Hatta o arada önceki gelişimizde göz koyup da alamadığım magneti bile bulup alıyorum. Şehirde bir farklılık var, biz Buenos Aires’ten ayrıldığımızda Dünya Kupası başlamamıştı, şimdi sokaklarda kupanın heyecanı hissediliyor.

CIMG4002

Akşam Estefaniaların evinde mangal yakıyoruz. Ben de yanına Cordoba’dan artan bulgurumla kısır yapıyorum. Güney Amerika’da bulgura “my precious” diyerek sarılıyorum zira her yerde yok. Sohbet en sonunda rakıya geliyor. Biz anasonlu bir içki diye rakıdan bahsederken Estefania’nın babası içeriden bir şişe getiriyor. Suriye’den gelen bir içki olduğunu söylüyor. Şişe neredeyse bitmiş, sonunda bir parmak kalmış. Kokudan hemen rakı olduğunu anlıyoruz. Aylar sonra bu koku bizi çok mutlu ediyor. Hemen bardağa koyuyoruz, biraz da su ekliyoruz ve tüm aile renk değişimini görünce şok oluyor. Bütün şişeyi sek içmişler meğer!!

CIMG3975

CIMG3974

Arjantin’deki rakılı gecenin sabahında Salta’ya doğru yola çıkıyoruz. Salta’da Engin’le buluşacağız. Uzun süredir bu buluşmayı bekliyoruz. Güney Amerika’da arkadaşımızla buluşacak olmak bizi heyecanlandırıyor… Salta’ya doğru giderken otobüslerdeki penguen resimleri yerini kaktüslere bırakıyor… Yoksa bu bir işaret mi?

“BUENOS AIRES – 2” üzerine bir yorum

  1. Keşke Buenos Aires Üniversite’sini de gezseymişsiniz, Arjantin Ulusal Kütüphânesi’ne uğrasaymışsınız, Borges ve Cortazar’ın anılarının olduğu yerleri gezseymişsiniz, belki evleri müze haline getirildiyse oralara gitseymişsiniz. Böyle hayallerim var, gezi yazılarınızda göremesem de yazılarınızı pek sevdim.

YORUMUNUZU BİZLE PAYLAŞMAK İSTER MİSİNİZ?