Belgrad seyahatimiz hem fiziksel hem de zihinsel olarak çok yorgun olduğumuz bir zamana geldi. Tam anlamıyla bir rahatlama tatili oldu. Belgrad’daki arkadaşımızın “buralar çok güzel, gelsenize” demesiyle kendimizi bilet alır halde bulmuştuk. İzmir-İstanbul aktarmaları dahil 2 kişi 850 TL gibi bir fiyata THY ile gidebildik 1-2 ay önceden biletleri alarak.
Her yurtdışı seyahatinden önce uzun uzun nerelere gidelim, ne yiyelim çalışmaları yaparım. Bu sefer kendimizi arkadaşlarımıza ve günün akışına bıraktık. Özet olarak söyleyebilirim ki Belgrad benim için bol bol graffitinin ve ucuz ama çok güzel cafelerin cenneti olan bir şehir. Güney Amerika seyahatinden sonra Hindistan dışında hep Avrupa ülkelerine gitmiştim. Paramız hep değersiz, satın almak istediklerimiz hep pahalıydı. Hele Danimarka’da neye uğradığımızı şaşırmıştık. Belgrad’da evimizde gibi rahat rahat gezip harcayabildik.
Hazır yeme, içmeden olaya girmişken hemen gittiğimiz bazı mekanlardan bahsedeyim.
Aşağıdaki yerin adı “?”. Kafana Question Mark diye aratıp bulabilirsiniz. Belgrad’daki en eski “kafana”ymış. Geleneksel Sırp yemeklerini denemek için iyi bir adres. Biz açlıkla tokluk arasında kalmış bir şekilde gidip sadece balık çorbası ve bira içtik. Çorba tavsiye edilir.
|
Kralja Petra caddesinde yer alıyor…. |
BELGRAD (PART 1) / SIRBİSTAN yazısına devam et →