Vietnam’ın kuzeyine çıktıkça manzara değişiyor, dağların ve ormanların yerini kireçtaşı tepeleri alıyor. Yer altından fışkırıyorlar sanki. Ninh Binh de bunun en yoğun görülebileceği yer. Karadaki Halong Bay de deniyor buraya.
Gezilebilecek bir çok tapınak da var burada. En güzeli bisiklet veya motor kiralayarak gezmek. Gün içerisinde şehirde bir sürü bisikletli turist görmek mümkün. Yerliler de ulaşım için bisikleti tercih ediyorlar.
Bir de kayıkla nehirde gezerek kayalıkların arasına karışmak mümkün.
Tekne turuna çıkanları izlerken bir film çekimine de denk geldik 🙂 Bu arada, Ninh Binh’de King Kong’un 2.si çekiliyormuş. Ninh Binh’deki çekimler tamamlandığı için denk gelemedik ne yazık ki.
Tekne turu alınabilecek bir başka yer de Ninh Binh’e bisikletle rahatça gidilebilecek kadar yakın olan Tam Coc kasabası. Akşam 17:30’a kadar burada da tekne turu yapmanız mümkün. Tam Coc yolu üzerindeki en enteresan şey ise yol kenarında keçi satılması. Ama öyle böyle değil, bütün hayvanı yatırmışlar masaya, neresini isterseniz kestirip alabiliyorsunuz. Ortaya parçalanmış keçilerden oluşan hafif ürkünç bir görüntü çıkıyor tabi.Keçiler sadece yol kenarında değil, her yerdeler. Gezdiğimiz mezarlıklardan biri keçiyle doluydu.Kireçtaşı tepelerini yüksekten görebileceğimiz bir yerlere doğru yol alırken bir tören provasına denk geldik. Aslında her yıl yapılan bir törenmiş bu fakat son 40 yıldır bir şekilde yapılmamış. Anlaşılan geleneği tekrar canlandırmak istemişler. Çok hevesli ve heyecanlı bir şekilde törene hazırlanıyorlardı.
Törenin en enteresan yanı deniz kabuğu ile müzik yapan adamdı. Hep kulağımıza dayayınca deniz sesi veren bu kabuklarla doğru kullanılması durumunda müzik de yapılabiliyormuş meğer.
Ninh Binh’deki kireçtaşı tepeleri manzarasının en iyi görülebildiği yer Hang Mua Peak. 400’den fazla basamağı tırmanarak aşağıdaki manzaralara ulaşabiliyorsunuz. Güneşin altında o kadar basamağı tımanmaya gerçekten değiyor.
Tepeden indiğinizde ise kendinizi pirinç tarlalarında, minik ördeklerin arasında buluyorsunuz. Ninh Binh’de her yer bembeyaz ördeklerle dolu.
Bich Dong Pagoda da manzara için tırmanılabilecek başka bir yer. Biz buradaki manzarayı çok beğenmedik ama tepeye tırmanırken içinden geçtiğimiz mağaraya yapılan tapınaklar oldukça ilgi çekiciydi.
Ninh Binh’in bizim için unutulmaz anılarından biri de girdiğimiz daracık bir sokaktaki evlerden birinden çıkıp bizi uzun süre kovalayan köpekler oldu. Motorda geçirdiğimiz en stresli andı herhalde. Daracık sokakta hızlanmaktan başka yapacak bir şeyimiz yoktu. Neyse ki baldırları köpeklere kaptırmadan kurtulabildik.
Gülen
Ördeklere bayıldım en çok:)